Sertleşme Bozukluğu – Erektil Disfonksiyon

Cinsellik, çiftlerin ilişkilerinin gidişatı açısından oldukça önemli bir noktadır. Toplumumuzun normları ve kültürel özelliklerimizden oldukça fazla etkilenen cinsellik konusu büyük bir tabu olmaya devam ediyor olmasına rağmen, bireylerin bilinçlenmesiyle de gün gün daha fazla konuşulur hale gelmiştir.

Ağırlıklı olarak kadınların cinsellikleri çok komplike düşünülse de erkeklerin de cinselliğinin bir o kadar komplike olduğu göz ardı edilmemelidir. Cinsel aktivitenin öncesinde ve sonrasında neler olduğuna bakılacak olursa cinsel döngü her iki cinsiyet için de aynı ilerler.

. İstek
. Uyarılma
. Orgazm
.Çözülme
Bir cinsel aktivitenin başlaması ve sağlıklı sonlanması için sıralama böyle olmalıdır.

Bu döngünün her bir evresinde bireyler farklı işlevsel bozukluklar yaşayabilirler. Erkeklerde görülen cinsel işlev bozuklukları arasında tedavi amacı ile en çok yapılan konu Erektil Disfonksiyon(Sertleşme Bozukluğu)’dur.

Penis cinsel uyaranla karşı karşıya kaldığında erekte olmalıdır. Erekte olmak, ereksiyon olmak ve penisin sertleşmesi aynı anlama gelir. Erkekler üç tip ereksiyon yaşarlar. Bunlardan ilki temas olmadan; görsel, işitsel uyarılar neticesinde kişinin erekte olmasıdır. Örneğin hayal ettiğinde, erotik bir sahne izlediğinde veya ses duyduğunda kişinin ereksiyon yaşıyor olması. Bir diğeri ise temasın olduğu, penis veya vajinaya dokunarak elde edilen ereksiyon tipidir. Son tip ise uykunun derin evresinde yaşanan, sabah ereksiyonları dediğimiz ereksiyon tipidir.

Peki Erektil Disfonksiyon yani Sertleşme Bozukluğu tam olarak nedir?
Kişinin, birleşme öncesinde ve sonrasında cinsel ilişkiyi başlatacak ve sonlandıracak yeterli sertliği edinememesi, yakalayamaması, bu sertliğe ulaşamaması, muhafaza edememesi, koruyamaması durumuna Erektil Disfonksiyon denir. Erkekler bu sorunu iki boyutta yaşarlar:

  1. Birleşmeyi sağlayacak sertliğe ulaşamazlar, koitusu (cinsel birleşmeyi) hiçbir şekilde gerçekleştiremezler. Yeteri kadar sertleşme hiç olmaz.
  2. Birleşme öncesinde yeterli sertliğe ulaşır, vajinaya giriş gerçekleşir ancak birleşme esnasında sertliği koruyamazlar. Vajinaya giriş olduğunda sertliği kaybederler.

Erkekler bu problemi organik kökenli yani fiziksel bir rahatsızlıktan dolayı yaşıyor olabilir, psikolojik sebeplerden dolayı yaşıyor olabilir ya da her iki sebepten dolayı da yaşıyor olabilir. Sorunun kökeninde yatan sebep ne olursa olsun bireyin bu durumu çözmek için destek alması oldukça önemlidir.

Psikolojik sebeplerle yaşanılan cinsel işlev bozukluklarına günümüzde çok sık karşılaşılmaktadır. Bu durum beraberinde sağlıksız ilişkiler, boşanmalar ve mutsuz birliktelikler getirmektedir. Çiftler bu problemleri konuşmaktan çekinmemeli, çözmek için yardım almayı mutlaka göz önünde bulundurmalıdır.

KLİNİK PSİKOLOG SENA DURUK
ATAŞEHİR